Pişmiş tuğlalarla örülü yüksek bahçe duvarlarından, dökümden ya da ağaçtan yapılmış büyük kapılardan, sanki daracık ve sonsuzca açılmış su oluklarından, aşınmış sokaklardan, birbirine ulanan ince kara kablolardan, çayın yeşilinden, pamuk çiçeğinden, akşam yaklaştıkça cıvıldaşan maynaların tiz ötüşlerinden, el ele bir yürüyüşten, içimde büyüdükçe büyüyen bir masal yumağından, yıkık gönül sarayımı dünya gözüyle görmekten duyduğum sevinçli hüzün. Sen beni bulduğuma da razı edersin, bulduğumla yapacak olduğuma da...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder